Browsed by
Month: Aralık 2022

BİR AVUÇ

BİR AVUÇ

Bir avuç içi sıkıntısıyla başladı her şey. Baktığımda ise gördüğüm sadece birkaç çizgiydi.

Diğer elim okşadı bir diğer elimin avuç içini. O sırada fark ettim, düzdü ama biraz da engebeli. Tıpkı dağlar gibi, çizgiler de yollar gibi. Bitiyorlar ama birbirlerine hiç bağlanmıyorlar. Bir sınır var. Anlayamıyorum. Hiç böyle bakmamıştım.

Kim koydu bu sınırları? Geçemiyorum ötesine, düşüyor elim bir diğerinin üzerinden derin bir boşluğa. Dur bir dakika. Bu dağlar? Engebe dediklerim gerçek bir dağ mıydı? Yol dediklerim nehir mi? Irmak mı? Elime bulaşan tükenmez kalemin mavilikleri nedir peki? Deniz mi? Yoksa biz insanlar mı?

Ya bugüne kadar gördüklerim?

O zaman şimdi kapat avucunu. Sık yumruğunu. Ört o görünen gerçeği; dağ, deniz, ırmak, nehir, insan diye saydığım tüm güzel çizgilerini. Ört ve tüm bu saydıklarım orada kalsın, anlattıkları gibi.  

Kalsın anlattıkları gibi. Ama sen anlatma sakın. Bu engebeli düzlükten kimseye bahsetme. Bırak yumru olarak kalsın. Yoksa sana da yapışacaktır manşetlerde deli sıfatları.

Öğrettiklerindense, hayal gücünden ibaret dediğim filmler anlatır olmuş gerçekleri.

Fanusun içindesin işte, kabul etmeli insan. Bir avuç içi kadar.

Göremediklerim daha bir heyecanlandırır bu vakitten sonra beni.

Ne de olsa hiçbir şey göründüğü gibi değil der Âdem’den olma.

GEL GİT AKLIM

GEL GİT AKLIM

Gel git aklım,

Unuttuğundan da fazlasını bıraktı geride. Bıraktı, çünkü… Belki de çünküsü yoktu. Bir neden aramanın bir anlamı yoktu. Bıraktıkların, saç tellerinin kırılan ucu gibi. Her biri bir anı, bir insan, bir an, bir duygu. Kesip attığın ve belki de daha kötüsü, bir kenara fırlattığın.

Dur bir dakika. Ya umudum? Ya ümidim? Ya bunu da unutursam? Tüm yaşam sebebim bir umut değil midir? İnsan sadece bir umuda emanet etmez mi şu uzun fakat küçücük yaşamını? Eder. Hem de nasıl eder. Bazen sadece bir umut yaşatır insanı. Bir yaşam, bir umuda işte bu kadar borçludur. Ve de mahcup. O yüzden etmelidir, umut. Hatta ta kendisi olmalıdır umudun. Işık saçmalıdır bu duyguyla. Saçmalıdır ki, umudunu kaybetmişlere yeniden bir umut tohumu ekebilsin en derinlerine. İşte böyle doğacaktır yaşını almış tüm insanlar. Var olmak, bazen başka bir yaşamın umuduna sığınmaktır. Endişe etme, o ışık tohumunun sahibi bulacaktır seni. Biz şimdilik sadece umut edelim.

İşte her şeyi unutur da aklım, bir bunu hatırlamaktan vazgeçmez.

Bir umudu geçip gitmek… Ne büyük sorumluluktur.

Dile ve umut et insan.

Et ki, yaşamın sonsuz olsun…